Milföy Sandviçler

 Herkese iyiakşamlar..Bugünlerde bloglarda okadar güzel şeyler varki onları gezmekten kendi bloğuma bişey ekleyemez oldum:).Herzaman o blog senin bu blog benim diye diye gezmeyi seviyorum ama nedense bugünlerde yılbaşı temalı tariflere bakarken çok mutlu oluyorum.Ve dahada fazla bakasım geliyor.İşte böyle gezerken aklım başıma geldi ve birden kendime geldim.Tam bir saat önce gerçekleşti bu kendime gelme anım:)Hadi bişeyler yaz artık diye içimden bir ses nihayet fısıldadı bana.Hadi yaaaazz.. hadiii hadiiii kapat artık şu diğer pencereleri diye uzuuun uzun fısıldadı.Bilmiyorum acaba bu şekilde blog blog gezmeye devam etseydim daha ne kadar yazmayacaktım bilmem.Ama iyiki varsınız ve ben iyiki tariflerinize ve hikayelerinize ortak olabiliyorum.
Böyle işte gece gece beni yazmaya teşvik eden sese teşekkürler ediyorum.Yazdıklarıma bakıyorumda şimdi epey bi şizofrenik bir tablo çizmişim ben yaaaaa :)) içimdeki ses fısıldamalar falan.Neyse benden bukadar hepinize iyigeceler dileyerek tarifime geçiyorum.Bir çırpıda hazırlayabileceğiniz çok bilinen fakat çok pratik olması bakımından benim çok sevdiğim lezzetler arasındadır.Umarım denemeyenler denerler ve beğenirler bu pratik tarifi.

 Milföy Sandviçler

 Malzemeler

•  5 adet milföy hamuru (2o adet sandviç elde eceksiniz.)
•  1 paket kakaolu puding yada dolgu kreması
•  Pudra şekeri
•  Damla çikolata

 Yapılışı

1.   Milföy hamurlarınızı yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin.
2.   Sonra dört eşit parçaya bölün.Minik dört tane kare elde etmiş olacaksınıız.
3.   200 derecede ısınmış olan fırınınızda üzerleri hafif kızarana kadar pişirin.Soğumaya bırakın.
4.   Ayrı bi yerde pudinginizi yada dolgu kremanızı koyu bir kıvamda hazırlayın.Ben bu kremanın içine soğuduktan sonra damla çikolatada ekledim.
5. Soğuyan milföy hamurlarınızı hafifçe ortadan ikiye ayırın ve hazırlamış olduğunuz kremayı aralarına bir kaşık yardımıyla sürün.
6. Hepsini bu şekilde hazırladıktan sonra üzerlerini pudra şekeri ile süsleyerek servis edebilirsiniz.

Notlarım; Milföy sandviçleri hazırlarken milföylerinizin ve kremanızın soğumuş olmasına dikkat edin.
Eğer ertesi gün servis edecekseniz üzerini kapamayınki milföyleriniz yumşamasın.Taze taze yapmanız daha iyi olacaktır.Ben biraz kolaya kaçtım hazır malzeme kullandım siz evde sevdiğiniz bir krema tarifinizlede yapabilirsiniz.Muzlu ve çilekli pudinglede harika oluyor denemenizi öneririm.Şimdiden afiyet olsun.

Ayrıca bu tarifimi 78.Porselen demlik çay saati etkinliğinin ev sahibesi http://yersofrasi.org/' a yolluyorum.Daveti için teşekkür eder ve kolaylıklar dilerim.

Zerdeçallı Meyveli Kup

 Bu soğuk günlerde yazdan kalma bir lezzet var bugün bloğumda.Ablamla üzerinde ufak değişiklikler yaparak hazırladığımız bu tarif teyzemin kızı Hatice ablama ait.Epey becerikli ,tatlıdan tuzluya değişik tatlara imza atan bir mutfak mucididir kendisi.Lezzetli ve hoş sunumlarla harika şeyler hazırlar.İlk olarak bir yaz günü onda yemiştik bu tatlıyı.Bu yaz ablam bana geldiğinde, evde otururken  ne yapalım ne yapalım diye düşünürken aklımıza bu tarif geldi.Ben muhallebiyi karıştırırken, ablamda büyük bi sabırla bi orduya yetecek kadar meyveyi minicik minicik doğradı:) sonunda ortaya bol meyveli leziz bir tatlı çıkıyor.Zerdeçalın verdiği hoş renk,meyvelerin bolluğuyla, portakalın verdiği o harika  aroma yaz için tam bir ferahlatıcı.Hatta benim için kışında yapacağım tatlı favorilerim arasında.Umarım sizlerde dener ve beğenirsiniz.Unutmadan muhallebi ve meyvelerinizden biraz artarsa bizim yaptığımız gibi, borcama birer kat eti burçak bisküvi dizerek.Üzerine muhallebi ,birer kat meyve ve tekrar muhallebi koyarak hazırlayabilirsiniz.Hatta kaselere dökmeyerek sırf bu şekildede iki üç kat olarak pasta gibide hazırlayabilirsiniz.Öylede çok ama çok lezzetli oldu.

 Zerdeçallı Meyveli Kup

 Malzemeler

• 5 su bardağı su
• 4 yemek kaşığı nişasta(tepeleme)
• 1 su bardağı toz şeker
• 1/2 çay kaşığı zerdeçal
• 1/2 portakal suyu
• 1 adet portakal rendesi
• Meyve olarak kırmızı erik,portakal,muz,elma,üzüm,mandalina,şeftali,armut

Yapılışı

• Su,nişasta ve şekerinizi kısık ateşte pişirmeye başlayın.Ardından portakal suyu,zerdeçal ve portakal kabuğu rendenizide ekleyin.Hafif koyu bir kıvam alıp fokurdayana kadar karıştırın.Çokta koyu olmamasına dikkat edin.Çünkü nişastanın etkisiyle çok fazla katılaşabilir.Ve sonradan çok yoğun olur.
• Diğer taraftan meyvelerinizi minik küpler halinde doğrayın.Üzerlerine kararmamaları için limon sıkmayı unutmayın.Büyük bir sabırla doğradığınız meyveleri kaselere paylaştırın.Ve muhallebiniz ılıkken üzerlerine dökün.Meyvelerin üzerini kaplamasına özen gösterin.Ve dolapta soğumaya bırakın.
• Meyveleri değerlendirme açısındanda güzel bir tarif.Boş bulunup gereksiz bir ton meyve aldığımız günlerde meyvelerin değerlenmesi açısından süper.Biz meyve işini biraz abarttık tabiki:)iki üç çeşit meyveylede gayet güzel oluyor.Ama ne yalan söyleyeyim meyveler ne kadar artarsa sanki lezzeti bi okadar artıyor benden söylemesi.

Eti burçakla hazırlanmış şekli

Hamsi Buğulama Ve Fırında Tahin Helvası

Merhabalaaaar..inşallah hepiniz iyisinizdir.Herşey yolunda ve huzurlusunuzdur.Aman aman iyi olun havalar iyice soğudu. Gribim hastayım diyenlerin sayısı artmaya başladı sanki değil mi?Dikkat edin kendinize emi..Ben kışı nedense sanki daha bi seviyorum gibi geliyor.Yazlada aram iyidir ama kış deyince şu anda olduğu gibi elimde sıcak çayımla geçirdiğim güzel zamanlar gelir hep aklıma.Hep sevmişimdir kış mevsimini.Küçükkende böyleydi hep.Yaz denilince değilde kış dendiğinde içim kıpır kıpır olurdu:)tuhafım sanırım birazcık bu konuda..Ayy neyse ben nerden açtım bu yaz kış mevzunu bilemedim.

  Sizleri pek sıkmadan bugünki tarifime geçeyim.Bugün menüde balık varr.Ve kahramanımız hamsi.Hatta fırında tüm vitaminiyle, yanındaki garnitürleriyle uzuuuun uzun pişmiş hamsi..Balık severim ama hamsiye karşı pek bi merakım yoktur aslında.Diğer balıkları sanki daha bi severek yiyorum.Hamsiyi çok sevmememe rağmen arada böyle canım ister.İşte böyle bi gündede akşam yemeğine ne yapsamki diye düşünürken balıkta karar kıldım.Hamsi buğulama yanına bol yeşillikli bir salata,ve ardındanda balığa çok ama çok yakışan pratik bi tatlı fırında sıcak tahin helvası.O kadar lezzetli olduki sanırım bundan sonra çok sık yapacağım bu tatlıyı.Balık olsun olmasın bol kalorili olmasına rağmen tercihim olacak.Çünkü balığın üzerine gerçekten çok ama çok güzel eşlik etti.Bu arada balığımın pişmemiş halini göreceğinizden dolayı üzgünüm.Piştikten sonra fotoğraf çekmeyi unuttuk:))Açlık işte aklıma blog,fotoğraf hiiiiiç ama hiç gelmedi.Uçtu gitti aklımdan.Allahtan tatlı aceleye gelmedi.Onda aynı hataya düşmedim.Balık yeme faslı bittikten sonra çayda fokur fokur kaynamaya başladığı anda tahin helvasını fırına vermenizi tavsiye ederim.Hem biraz balığı sindirmeye başlarsınız.Hem de o sırada çayınız demlenmiş olur yanında tatlıya eşlik eder.Aceleye getirmeyin derim.Böyle işte.Umarım sizde beğenirsiniz.Bu soğuk kış günlerinde içinizin sıcacık tahinle ısınması dileğiyle..
sevgiler..

Hamsi Buğulama

Malzemeler

• 1 kg Hamsi 
• 2 adet soğan
• 1 adet limon
• 1 kahve fincanı su
• 2-3 yemek kaşığı sıvıyağ
• 1/2 demet maydonoz 
• Tuz
• Karabiber
• İsteğe göre sarımsak

Yapılışı

Ayıklanmış kılçıkları güzelce temizlenmiş olan hamsileri.İyice yıkayın.Süzgeçte suları süzülmüş olan hamsilerinizi ayrı bir kapta tuz ve karabiberle harmanlayın.Diğer tarafta soğan ve limonunuzu orta kalınlıkla dilimleyin.Maydonozunda güzelce kıyın.Balığınızı pişiriceğiniz tepsiyi güzelce yağlayın.Ben yuvarlak büyük boy borcam kullandım.Sonra balıkları sıra sıra dizin.Üzerine soğanlarınızı dizin.Maydonozlarıda serpiştirin.Limon dilimlerinizide dizdikten sonra suyunuzu ve çok az miktar yağınızı üzerinde gezdirin.180-190 derecede ısıtmış olduğunuz fırında 1 saat kadar pişirin.Ve balığınız hazır.

Fırında Tahin helvası

Malzemeler

• 200 gr sade yada fıstıklı tahin helvası (koska kullandım)
• 1,5 çay bardağı süt
• 1/2 limon

Yapılışı

Tahini çatalla iyice ezin.Sonra üzerine limon suyunu ekleyin.Helvaya iyice yedirin.Sonra sütünüzü ekleyin.Ve  karışımı ısıya dayanıklı fırın kaplarına paylaştırın.Ben iki kişilik hazırladım epey fazla geldi.Siz dört kişilik olarak hesap edebilirsiniz bu malzemeleri.190 derecede 10 dakika kadar pişirin.Sonra ızgara kısmını açarak bir iki dakika üzerlerini kızartın.

Notlar
Fırından çıkarırken lütfen çok dikkatli olun.Ellere dikkat.Epey sıcak oluyor.Yerkende aynı şekilde biraz zor soğuyor.Fırın kabınızı çok doldurmamaya dikkat edin kabarıp taşabilir.

Portakallı Kek

Herkese merhabalar,
Bugünkü tarifim ablamın arkadaşı Ayşegül ablaya ait bi tarif.Benim gibi keklerde yoğun  portakal aromasını  sevenler için çok lezzetli çokta pratik bi kek.Bu arada çok fazla kabarmıyor bu kek duyurulur:)umarım sizde benim gibi beğenirsiniz..
                                                                         

                                                                                  Portakallı Kek

Malzemeler

• Dikdörtgen ufak borcam için uygun olan ölçüler
• 3 yumurta
• 7 yemek kaşığı un(tepeleme)
• 7 yemek kaşığı tozşeker
• 1 çay bardağı sıvı yağ
• 1 paket vanilya
• 1 paket kabartma tozu
• 1 portakal kabuğu rendesi

Sosu için

• 1 yemek kaşığı tozşeker
• 2 su bardağı portakal suyu 

Yapılışı
Yumurta ve şekeri iyice çırpın.Ardından yağınızı ekleyin.Sonrada diğer tüm kuru malzemeleri ve portakal kabuğu rendesini ekleyin.Kekinizi 170 derece pişirin. Ayrı bi yerde sıkmış olduğunuz portakal suyuna şekerinizi ekleyerek biraz kaynatın.Fırından çıkarıp hafif soğuttuğunuz kekinizin üzerine sosu ılık şekilde dökün.
 Ve kekiniz hazır.Üzerini benim yaptığım gibi hindistan ceviziyle yada kendi arzunuza göre başka malzemelerle süsleyebilirisniz.

Fıstıklı İrmik Helvası

Türk mutfağının güzel lezzetlerinden helva tarifi bugün huzurlarınızda..Eskiden hiç helva sevmezken,tatlı istediğimde helva benim için bir seçenek asla olmazken şimdilerde ise daha doğrusu son beş yıldır çok severek yediğim bi tatlı oldu çıktı.Fıstıklı,cevizli.dondurmalı,kaymaklı her şekilde severek yiyorum artık.Tarifime geçerken bir Nasreddin Hoca fıkrasına nedersiniz..:)
Nasreddin Hoca, arkadaşlarıyla yemek üzerine sohbet ederken, söz döner dolaşır helvaya gelir. Biri, “Şu anda neye sahip olmak istersin?” diye sorar Hoca’ya. Hiç düşünmeden cevap verir Hoca: “Helvam olsun isterim. Uzun zamandan beri helva yemeye fırsatım olmadı”. Nedenini de açıklar hemen, “Unumuz olduğunda şekerimiz yoktu. Şu anda biraz şekerimiz var, fakat yağımız yok. Yağı bulduğumuzda da un bulamayız. Bu yüzden helva yiyemedim.” Arkadaşları da, tüm malzemenin tam olarak bulunduğu bir anının olup olmadığını merak eder. Bunun üzerine Hoca şöyle cevap verir: “Haaaa, o zaman da ben evde değildim.” :))

                                                                                       Fıstıklı İrmik Helvası

• 1 su bardağı irmik 
• 1 su bardağı tozşeker
• 2 su bardağı süt
• 2 yemek kaşığı tereyağ
• Çam fıstığı ya da ceviz isteğe bağlı

İlk önce çok az tereyağda fıstıklarını kavurun.Benimkiler gibi çok fazla kavurmayınki kararmasınlar.
İrmiği geniş bir tencere koyun.Ve kavurmaya başlayın.Ta ki altın sarısı bir renk alana kadar kavurun.Hatta biraz fazla bile kavurabilirsiniz.
İrmiğiniz kavrulunca tereyağınızı ekleyin.4-5 dakikada o şekilde kavurun.
Daha sonra şekerinizi ve fıstıklarınızı ekleyin.Ocaktan alıp tencerenizin ısısı düşünce sütünüzü ekleyin.Böyle yapınki sütü döktüğünüzde aniden fokurdayıp bir kaza meydana gelmesin.
Sütü ekledikten sonra hafif fokurdamaya başlayınca altını kısın tencerenizin kapağını kapayıp sütü çekmesini bekleyin.Arada bir iki kez karıştırmayıda unutmayın.İrmiğiniz sütü tamamen çektiğinde iste üzerine bir havlu kağıt serip tııpkı pilav yapmışssınız gibi demlenmesini bekleyin.Ve helvanız hazır.

Fotoğrafta dondurma ile servis etmiştim ama genelde dondurmayla pek tercih etmiyorum.İçindeki fıstık yada cevizle daha lezzetli geliyor bana..

Afiyet olsun..

Ablamın Bayram Sofrası

Bayramın ilk günü eşimle ablamlardaydık.Yeğenlerim,ablam ve eniştemle çok güzel bi bayram gecesi geçirdik. Ablamın bizim için özenle hazırladığı ,birbirinden güzel lezzetlerle dolu bu şık sofrayı sizlerle paylaşmak istedim.Gecikmelide olsa herkesin bayramını en içten dileklerimle kutlarım.İnşallah bayramınız güzel geçmiştir.Sevdiklerinizle daha nice mutlu bayramlar geçirmenizi dilerim..Her bayramın sizlere üzüntü değil sevinç getirmesi dileğiyle..sevgiler

Fotoğraftaki lezzetlere gelirsek,

Hasanpaşa köfte
Lorlu karnabahar böreği
Barbunya
Çiğ köfte
Mantar sote
Barbunya
Tel şehriye çorbası
Kavurma
Karışık kızartma
Baharatlı pilav
Zeytinyağlı türlü

Peynirli Kanepe

Yapımı çok kolay bi tarif var sırada.Kahvaltı masalarında çayla harika bir ikili olan kanepe..Evdeki bayat ekmeklerinizi değerlendirmek istediğinizde yada tost ekmeği kullanarak çeşit çeşit kanepeler hazırlayabilirsiniz.Hatta koltuklar masalar hazırlayabilirsiniz desemmiki diye düşünürkennnnn herkesin yaptığı bu bilindik gıcık espriyi yapmaktan bende kendimi alamadım:)) ve yapmış bulunmaktayım:( nedense ben kanepe kelimesini duyduğum anda bu istemdışı şakayı yapıveriyorum..Bu tarife kanepe demeyebilirsinizde.Malzeme çeşitliliği çoooook ama çok bol olduğu için bi nevi mini pizzada diyebiliriz.Tabi ekmekle yapılmış pizza..Ama benim bugün verdiğim tarif peynirli versiyonu.Pizza malzemeleri ile süper oluyor deneyin derim.Kanepe koltuk konusunda çok fazla konuştum sanırım.Alelacele doğramış olduğum domates ve biberlerimin  kusuruna bakmayın.Epey bi ezilip büzülmüşler..

                                                                                        Peynirli Kanepe

• 2-3 yumurta
• 3 yemek kaşığı yoğurt
• Beyaz peynir
• Kekik
• Domates 
• Biber
• Peyniriniz tuzsuz ise tuz
• 10 adet tost ekmeği yada normal ekmek 

      Yumurta ve yoğurdu güzelce çırpın.
      Ayrı bi kasede peynirinizi çatalla iyice ezin.Kekiğinizi ekleyip.Bu karışımı ekmeklerinizin üzerine sürün.Boşluk kalmamasına özen gösterin.
      Yağlı kağıt sermiş olduğunuz fırın tepsinize ekmeklerinizi dizin.Ve en son olarak üzerlerine dilimlediğiniz domates ve biberleri dizin.180-200 arası ısıtılmış olan fırında üzerleri kızarana kadar pişirin.

       Kanepelerinize çeşitli mazlemeler ekleyebilirsiniz.Sucuk,salam,zeytin,mantar diye diye uzar gider bu malzemeler.Tamamen sizin damak tadınıza kalmış..Baharat olarakta ben bu tarifte sadece kekik kullandım.Ama bol baharatla daha da lezzetli oluyor.

Şeftali Soslu Cheesecake

         Bloğumu uzun süredir ihmal ettim biliyorum.Misafir trafiğim epey yoğundu.Çok da güzel geçti bu yoğunluk.Ama tek sebep bu değil tabi.Blog konusunda biraz özensiz davrandığımı  ve heves eksikliği yaşadığımı kendime sık sık itiraf ediyorum bu aralar.Bi dolu fotoğraf bi dolu tarif varken,onlar bi köşede beni masum masum beklerlerken ben epey ağır davranıp ayda bir tarif yazıyorum çoğu zaman:((evi taşıdık, oraya buraya gittik derken.Zaman geçiverdi çabucak.Ve boş denecek kadar az tariften ve paylaşımdan oluşan bir blogla karşı karşıya kaldım.Halbuki bloğumu açalı bi sene olacak nerdeyse.Ve bu beni biraz üzdü.Tuhaf bi hayal kırıklığı oluştu birden içimde.Yazmaya yazmaya dahada geriye gittim sanki.O kadar heves içinde başlamışken biraz umursamaz davrandım sanırım.Vakit yaratmakta biraz şımarıklık yaptım..Ama kendime gelmem gerek değilmi?Biraz silkelenmem gerek sanırım.Hatta epey bi silkelenmem gerek.Bakalım geçecekmi bu günler.

           Tatlı bi tarifim var bugün size.Şeftalili cheesecake..Tarifin orjinalinda olduğu gibi vişneli deneyemedim.Çünkü ben vişne gibi meyveleri pişmiş olarak herzaman yiyemiyorum.Reçel bile yerken herzaman suyunu yerim sadece:))Pişmiş olarak yediğim  sayılı meyve var.Neyse ben tarifime geçeyim yavaştan.Tarif çok severek takip ettiğim Gurme Mutfak Hikayeleri  blog yazarı Gözde Durusoya ait.Tarifte yaptığım tek değişiklik,üzeri için vişne yerine şeftali kullanmam oldu..Ve ortaya harika bi cheesecake çıktı.Cheesecake düşkünlüğüm yok denecek kadar azdır."Off yaa olsada yesem keşke" dediğim tatlar içinde cheesecake pek yoktur.Ama bu tarifi denediğinizde "ahh.. ahhhh...olsada yeseeemmmmm" diyeceksiniz emin olun:)Tarifte taban ve dolgusunda hiçbi değişklik yapmadım malzemeler ve yapım aşamaları için lütfen buradan ..Sadece üzeri için yaptığım sos tarifim aşağıdadır..
Şimdiden afiyet olsun sevgiler..

                                               

                                                                             Şeftali Soslu Cheesecake
                                                              (Tarif , Gurme Mutfak Hikayelerinden alınmıştır)

26 cm'lik kelepçeli kek kalıbı

Tabanı için,

• 1 ^1/2 paket (200 gr) Eti Burçak bisküvi                       
• 4 çorba kaşığı (60 gr) tereyağ, erimiş
•  bir tutam tuz

Dolgusu için:

•  1 ^1/2 kutu (300 gr) Pınar Labne peyniri
•  Yaklaşık 200 gr süzme yoğurt, boşalan Labne peynir kutusunun aldığı kadar
• 1/2 kutu (100 ml) krema
• 1/2 su bardağı toz şeker
• 3 yumurta
• 1 çay kaşığı vanilya esansı
• 1 çorba kaşığı mısır nişastası

Şeftali sosu için,

• 5 şeftali
• 2 yemek kaşığı nişasta
• Yarım su bardağı su
• 5 yemek kaşığı şeker

Şeftalileri soyup çekirdeklerini çıkarın.Şeftalilerinizi rondodan geçirin.Ve tüm mazlemeyi karıştırarak kaynatın.Ben hafif sıvı kıvamda bir sos elde ettim.Ama dolapta durdukça nişastanın etkisiyle çok hoş koyu bir kıvam aldı.Hafif şekerli mayhoş lezzetleri seviyorum.Ama siz kendi damak tadınıza ve şeftalilerinizin tadına göre şeker miktarını  ayarlayabilirsiniz.

Zeytinyağlı Kuru Dolma

Bugün sırada hepsini bi oturuşta yemem için pek çok nedenim olan leziz bi tarif var:)Kayınvalidemin çooook çok önceden verdiği mutfakta beklemekte olan kuru biber ve patlıcanlar nihayet kendilerini tencerede buldular.Kurumaları için maruz kaldıkları yakıcı ve kurutucu güneşten sonra kaynar suya atılmaktan memnun olduklarını hiç sanmıyorum.Ama biz eşimle yerken epey mutluyduk.Açıkçası eşim benden daha çok seviyor kuru dolmayı.Ben patlıcandan ziyade biberleri yemekten daha bi keyif alıyorum.Öyle işte yapmamla bitmesi bir oldu dolmalarımın.Artık çok sık yaparım sanırım.Ama ne yalan söyliyim benim için yerini kimseye vermeyecek tek bir dolma türü var oda biber dolması:)Ona ayrı bir hayranlığım var.Tabak tabak hatta günlerce yesem bıkmam.

Malzemeler

• 15 adet kuru patlıcan 
• 10 adet kuru biber 
• 2 adet kuru soğan
• 2 diş sarımsak
• 1 yemek kaşığı domates salçası
• 1 yemek kaşığı biber salçası
• 1,5-2 çay bardağı zeytinyağ 
• 2 su bardağı pirinç 
• 1 er tatlı kaşığı Karabiber,kimyon,pul biber,nane(ben dolmalarda naneyi çok seviyorum o yüzden naneyi epey abarttım:) 
• Tuz 
• 4 yemek kaşığı nar ekşisi(ya da bir adet limon suyu) 
• 1 su bardağı su 

 Yapılışı

1. Dolmalık biber ve patlıcanları güzelce yıkayın.
2.  Ardından geniş bir tencereye bolca su koyun ve biberlerinizi bu kaynayan suya atın.Biraz kaynatıp suyunu süzün.Bu kaynatma işlemini bir iki kez tekrarlayın ta ki patlıcanlar yumuşayana kadar.
3. Sonra ayrı bir tencereye yağınızı koyun.Ufak ufak doğradığınız soğan ve sarımsağı ekleyip güzelce kavurun.
4. Salçanızıda ekleyin hafifçe kavurun.
5. Sonra pirincinizi yıkayıp ekleyin.Tuz ilavesiyle pirinci kavurun.Baharatlarınızıda ekleyin.Suyunuda ekleyip kısık ateşte suyunu çekmesini bekleyin. 
6. Harç hazır olduğunda patlıcan ve biberlerinizi yırtmadan dikkatli bir şekilde birer parmak boşluk kalacak şekilde doldurun.Tencerenize yatık bir şekilde dizin.Birinin ağzı diğerinin altına gelecek şekilde dizin.Bir parmak altına gelecek şekilde sıcak su ilave edin.Dolmalarınızın üzerine bir tabak  ya da dolma taşı koyunki dolmalarınız dağılmasın.Kısık ateşte kaynamaya bırakın.Kaynayınca altını kısıp pişmeye bırakın. Pişmesine yakın nar ekşisini güzelce gezidirin.Soğutun ve dolmalarımız servise hazır.

Sütlaç

          Herkese merhabalar..Çok çok uzun bi aradan sonra nihayet bi tarifle merhaba diyebildim.Fotoğraflar tarifler birikti yine.Ev taşıma yoğunluğu şu bu derken bloğumla ilgilenemedim bi türlü.Açılışı daha farklı bi tarifle yapmak istedim ama sütlaç tarifi çoktandır sırasını bekliyordu.Haksızlık etmek istemedim ona.Şerbetli tatlılarıda çok seviyorum ama sütlü tatlıları biraz daha fazla seviyorum sanırım.Bunların başındada sütlaç ilk sıralardadır benim için.Son zamanlarda damla sakızlı halini çok sever oldum.Ama bu tarifte damla sakızı kullanmadım.Ayrıca bi itirafta bulunmam gerekirse her zaman kıvamını tutturma konusunda çok başarılı değilim.Bazen hafif sulu bazen yoğun.Bazen aşırı pirinçli bazense yok denecek kadar az oluyor.Ama genele bakarsak gayet yenilebilir lezzetli sütlaçlar yapıyorum.Bu tariflede gayet leziz oluyor.Benim için güzel sütlacı tarif edersek eğer, pirinci aşırıya kaçmamak şartıyla bol ve kıvamıda epey yoğun olmalı.Tarçınsız sütlaça sütlaç demem açıkçası.Bol tarçınlı olacak.Veeeee en son olarak pirinçler güzelce pişmiş olacak ağzımıza sert pirinç gelmeyecek:) sütlaç yerken en çok hüsrana uğradığım an o an oluyor.Yahu hiçmi bakmamış bunun pirinci piştimi pişmedimi diye düşünmeden edemiyorum:)neyse ben tarifime geçiyorum artık.Fazla uzattım:))Size şimdiden afiyet olsun.

Malzemeler

• 1 Litre süt
• 1.5 çay bardağı pirinç
• 1 su bardağı toz şeker
• 2 yemek kaşığı pirinç unu yahut mısır nişastası
• 1 su bardağı su
• Tarçın

Yapılışı.

Pirinci yıkayıp suyla birlikte kaynamaya bırakın.Suyunu çekene kadar pişirin.
Daha sonra sütünüzü ekleyin.Ve ara ara karıştırarak kaynatın.Kaynadıktan sonra ayrı bi yerde bir bardak suyla pirinç ununuzu ezin.Ve Kaynamakta olan sütten azar azar ilave ederek ılınmasını sağlayın.
Pirinç ununu süte ekleyin.Ardından şekerinizide ekleyin.Güzel bi kıvam alıncaya kadar kaynatıktan sonra kaselere boşaltın.Üzerine tarçın,ceviz yada fındıkla süsleyin..

Afiyet olsun..

Kıymalı Lazanya

 Uzuuun bi aradan sonra herkese merhabalar.Elde olmayan nedenler ve benim keyfi bazı bahanelerim nedeniyle yine bloğumu ihmal ettim.Eşimin işi dolayısıyla şehir dışındaydık.Daha sonrada ablamla birlikte Tekirdağ'a annem ve babamın mezarlarını ziyarete gittik.Çok sevdiğimiz ve özlediğimiz doksan küsür yaşındaki anneannemi ve akrabalarımızıda gördük.Kısada olsa birlikte vakit geçirdik onlarla.Çok güzel oldu bu  kısa seyahat bizim için .Ablamla beraber hem üzücü hem mutlu  anları sığdırdık bu iki güne .Ordan döndükten sonrada bi koşturmaca, bi baktımki uzuuun bi blog ayrılığı oldu yine..Biraz tembellik yapıp tarifleri biriktirdim:) Uzun bi ara oldu .İşte bende bu arayı nefis bir lazanya tarifiyle bozuyorum bugün.

Lazanya hikayemize gelirsek .En sonunda mutfakta duran lazanya kutusuna elim gitti nihayet.Şu gün bu gün derken bi türlü fırsat bulamamıştım.Paketin hepsini kullanmak istemediğim için bir kısmını ayırdım.Fakat öyle yapıncada katını az tuttum tabiki, biraz ince oldu ama tadı harikaydı.Yanında güzel ,bol yeşillikli bir salatayla yemeye doyamadık.Minik bi borcama yaptım artmamasıda güzel oldu..Kaloriyi takmadığınız günlerde bol bol tüketin bence :)) Lazanya tarifimize gelirsek

Malzemeler
yarım paket lazanya
350 gr kıyma
1 adet orta boy soğan
2-3 diş sarımsak
2-3 yemek kaşığı salça ya da domates rendesi
Sıvıyağ
Tuz,kekik.pulbiber ve karabiber

Beşamel sos

1-2 çorba kaşığı sıvıyağ
3 yemek kaşığı un
3 su bardağı süt

Üzeri için
 Taze kaşar peyniri ya da dilediğiniz peynir çeşidi

Yapılışı
 Soğanları ve sarımsakları küçük küçük doğrayın.
 Tavaya yada tencereye sıvıyağı alın. Üzerine kıymayı ekleyin 1-2 dakika kavurun.
 Üzerine soğanları ve sarımsakları ekleyip.Pembeleşinceye kadar kavurun.Salçayı ekleyin güzelce karıştırın.
 Bu karışıma baharatları ve tuzunuzu ekleyin .
 Orta ateşte üzerine 1 su bardağı su ekleyip pişirin.
 Kıymalı sosunuz pişince ocaktan alıp soğumaya bırakın.

 Beşamel sos yapılışı 
Sıvıyağı ve unu tencerede koyun ve un rengi değişene kadara kısık ateşte kavurun.
Sonra üzerine sütünüzü azar azar ilave edin bir yandan da çırparak karıştırıştırınki topaklanma    yapmasın.
Muhallebi kıvamına gelene kadar karıştırın.Eğer çok koyu olursa biraz süt ilavesi ile açabilirsiniz.
Muhallebi kıvamınageldiğinde ocaktan alın.
Sonrasında,
Fırın kabınızı güzelce yağlayın.Beşamel sosunudan kalıbınıza biraz yayın.
Birer yaprak lazanyayı kalıbınıza dizin.Lazanyaların üzerine beşamel sos döküp yayın.
Üzerine kıymalı harçtan dökerek yayın.Üzerine tekrar birer kat lazanya dizin.Sosunuz ve lazanya yaprakları bitene kadar bu işlemi tekrarlayın.
En üstte kalan lazanlayaların üzerinide beşamel sosla kaplayın.180 derecede ısınmış fırında 20-25 dakika kadar pişirin.Fırından çıkarmanıza yakın Rendelenmiş kaşarlarıda güzelce serpiştirin.Eriyip kızarmasını bekleyin.Ve lazanyanız servise hazır.Biraz soğumasını bekledikten sonra afiyetle yiyebilirisniz.

Notlarım; İtalyan makarnanızı sadece kıymalı değil,mantarlı,ıspanaklı,tavuklu,sebzeli ,peynirlide hazırlayabilirsiniz.Dilediğiniz her türlü harçla güzel olur.
Kıymalı harcı hazırlarken salça yerine domates kullanırsanız daha lezzetli olur.Maalesef domatesleri henüz pek beğenmediğim için hazır domates rendesi ya da salça kullanıyorum.Lazanya Barilla marka kullandım.İçinden 20 yaprak kadar çıkıyor.Ben iki seferde kullanıyorum bir paketi.4 kişilik falan oluyor..Eğer hepsini kullanırsanız daha gösterişli yüksek bi lazanyanız olur.Kalabalık bir aileyseniz tüm paketi kullanın bence.Ben bu tarifimde 10 yada 12 yapragını kullandım kare borcamda yaptım..Ayrıca bu markayı haşlamadan kullanabiliyorsunuz sosun ve harcın kıvamıyla çok güzel yumuşuyor.Ve börek kıvamında bir lezzet çıkıyor ortaya.Kıymalı harca kereviz havuç ekleyerek çok güzel bir bolonez soslada deneyebilirsiniz.

Vee Tekirdağ Yolculuğumdan Lezzetler..

 Evlendikten sonra yani Tekirdağdan ayrılıpta uzaklara gittiğimden beri hasret kaldığım,artık sadece Tekirdağa gitsekte yiyebilsem dediğim ve ara ara lezzetini gerçekten çok özlediğim iki tatla sizi tanıştırıyım ..Tekirdağ köftesi ve Hayrabolu tatlısı kaymak ve fındık eşliğinde..Fotoğraflar pek güzel çıkmadı ama artık kusura bakmayın..Paylaşmak istedim:))

Afiyet olsun..



  

Havuçlu Cupcake

Yeni denediğim lezzetli bir cupcake tarifim var sırada..Muffin ya da Cupcake ikisinin arasındaki farkların benim için hiç bir önemi yok:)ikisinide çok severek tüketirim:)hep bir karışıklık vardır ya yok şu cupcake yok bu muffin diye..İşte aradaki farkı, severek takip ettiğim Ayşe Yaman bloğunda bakınız nasıl anlatmış.Kısa ve öz.Çok güzel özetlemiş.Ama dediğim gibi adı ne olursa hiiiiiç farketmez bu mini keklerin ben hastasıyım:)Cupcake,kapkek,topkek,muffin,mafin:)nedersek diyelim dimi ama sonuç olarak çok sevimli ve lezzetliler.Oyuncak gibiler hele hele süslenince yemeye kıyamıyorum. Tarifimize gelirsek..

Malzemeler

12 li muffin kalıbı için (bakınız:) bu kalıbı kullanıyorum
2 yumurta
1 çay bardağı süt
1,5 su bardağı un
1 su bardağı şeker
1 paket kabartma tozu
2 adet ince havuç
1 çay bardağı sıvı yağ  

Süslemesi için

150 gr Bitter kuvertür çikolata yada sütlü çikolata (ben bitter kullandım)

• Yumurta ve şekeri güzelce çırpın.
• Daha sonra yağı ve sütünüzü ekleyin.Ardından ayrı bir kapta elemiş olduğunuz un ve kabartma tozunu sıvı karışıma ekleyin.
• Daha sonra rendenin ince tarafıyla rendelemiş olduğunuz havuçları karışıma ekleyip.Mikserle değilde kaşıkla hafifçe karıştırın.Çok fazla karıştırmayın.
• Daha sonra muffin kalıplarına kağıtlarınızı yerleştirin.Hamurunuzu kalıbın yarısını geçmeyecek kadar doldurun.
• Ve 175 derecede ısınmış olan fırında pişirin.Pişirme süresi farklılık gösterebilir.Ben 25 dakika kadar pişirdim.
• Sosunu hazırlamak içinse benmari usulü olarak çikolatanızı eritmeye başlayın.
• Son olarak kapkekleriniz soğuduktan sonra sosunuzda biraz ılınınca istediğiniz şekilde süsleyebilirsiniz.Ben kapkeklerimi sosa batırdım.Ve üzerine renkli pasta süslerinden serptim.Hindistan cevizide yakışıyor.Aslında içine havuçlu bir dolgu yapmayı düşündüm.Ama başka sefere bıraktım:)

Afiyet olsun:)

Notlarım: * Malzemeleriniz oda sıcaklığında olmalı.*Hamurunuzu çok fazla karıştırmamanız tavsiye edilir:)*Çikolatalı sosu 100 ml kadar kaynatmış olduğunuz kremaya çikolatalarınızı ekleyip karıştırarakta hazırlayabillirsiniz.*Muffin kalıbı kullanmayacaksanız kağıt kalıplardan faydalanabilirsiniz.Ama biraz yanlara doğru genişleyerek kabarırlar.Lakin kalın olan kağıt kalıplar daha kullanışlı oluyor yayılma problemi olmuyor.*Yağ olarak sıvıyağ yerine tereyağda çok lezzet katacaktır.Teremyağ hoş bi lezzet veriyor.

*Kuvertür çikolata,Pastacılıkta kullanılan ve genellikle  bloklar halinde satılan çikolatadır. Pasta malzemeleri satan dükkanlardan temin edebilirsiniz.
*Benmari Usulü: Küçük bir tencereye iki parmak kadar su koyun.Ve kaynatın. Tencerenin içine parçalara ayırmış olduğunuz çikolataların olduğu cam veya çelik kabı koyun.Su kaynadıkça çikolatalar erimeye başlayacak.Eriyince ocaktan alınki çikolatanız yanmasın.  Kasenin tabanının, suya değmemesine ve içine su kaçmamasına dikkat edinki,çikolatanın formu bozulmasın.Kabın içine koyduğunuz çikolata, alttan gelen buhar ile yavaşça eriyecektir.

Yoğurt Çorbası

Bu akşamda çok sevdiğim bir çorba tarifi vermek istedim.Bu çorbanın diğer adı yayla çorbası fakat ben yoğurt çorbası derim hep.Kış günlerinde sıcak sıcak bol naneli bu çorbayı içmeye bayılırım..Bu arada çorbadan konu açılmışken elimdende düşürmediğim bir çorba kitabım var.Tam bir başvuru kitabı.Adı midenin cilası çorba...Çorba konusunda çok ama çok kapsamlı bir kitap.

Kitabın arka yazısında yazdığı gibi "çorbanın bu coğrafyadaki ve batıdaki tarihiyle ilgilenenler için şimdiye kadar yazılmış en kapsamlı kitap" midenin cilası çorba.Yazarıda Deniz Gürsoy Konusunda uzman yeme içme kültürü üzerine yazılmış birbirinde güzel kitapları var.Diğer kitaplarınıda severek okuduğum bir yazar,araştırmacı,gurme kendisi...Ve bu kitabında harika çorba tarifleri var.Ben her ne kadar yoğurt çorbasını kendi tarifimle yapsamda.İçindeki tariflerden çok sık yararlandığım bu kitaptanda bahsetmek istedim sizlere..
Ne demiş Ahmet Rasim? " Kana kuvvet,göze fer,batna (mideye) ciladır çorba!"

Malzemeler

5-6 yemek kaşığı yoğurt
1 yemek kaşığı un(tepeleme)
1 adet yumurta
5-6 su bardağı su (su herzaman dediğim gibi isteğe bağlı koyu tercih ettiğim için ben çok fazla su koymuyorum)
Yarım çay bardağı pirinç
Nane
Kırmızı toz biber
Tuz
1 Çorba kaşığı tereyağ

Yapılışı

Yumurtayı,yoğurdu ve unu pürüzsüz bir karışım oluncaya kadar çırpın.
Suyunu ekleyin.
Pirinçleride ekleyin.Ocağa alın ve kaynayıncaya kadar karıştırın.
Ve pirinçler iyice pişene kadar karıştırmaya devam edin.
Üzerine tereyağında kızdırılmış nane ve kırmızı biberi ekleyin.Ve çorbanız servise hazırrrr..

afiyet olsunn:)

Notlarım; Tuzunu en son ekleyinki yoğurt kesilmesin..Önceden kalmış pilavınız varsa bu çorba ile değerlendirebilirsiniz.Çorbanız durdukça koyulaşabilir sıcak su takviyesi ile sulandırabilirsiniz.

Fırında Somon

Bloğuma baktımda hiç balık tarifim yoktu.En azından bu tarifi yayınlamak istedim.Gerçi bu yayınladığım fotoğraf kareside sadece yemekten zevk aldığımız bi akşam yemeği tabağı :)yoksa hiç uğraştıracak bi tarafı yok.Çok acıktığımız için marine etmeye fırsatta bulamadım..Marine etmiş olsam lezzetine lezzet katacağım şüphesizdi..Ama çoook acıkmıştık eşimle.Alelacele alıp eve geldiğim gibi hemen fırınladım:)Nasıl yaptığıma gelirsek.Aldığım somon dilimlerinin altına defne yapraklarını dizerek fırına attım ve üzerleri hafif kızarana dek pişirdim.Yanınada güzel bir salata.Ve tabi severmisiniz bilmem ama makarna:)herkes sevmez balığın yanında makarnayı,ama ben nedense ikisini bi arada çok seviyorum.Balığı kızarttıysam hiç aramıyorum ama fırınladıysam bol soslu bi  makarna yapasım geliyor:)) Eğer makarna yapmazsam bazı tür balıkların yanına kesinlikle patates falan haşlıyorum.Şöyle bol baharatlı sarımsaklı ,biberiyeli patates balığa çok güzel eşlik ediyor.Ya da bol garnitür.Ya da güzel bir patates salatası.Ya da haşlama sebzeler,brokoli,mantar...Sanırım bu benim yadalarım  daha uzun bi süre gidecek gibi görünüyor.Geçen akşam pişirdiğim balık somondu.Pembe pembe etiyle bana çok tatlı geliyor.Yağıda beni hiiiiiiiç ama hiç rahatsız etmiyor.Bazı insanlar yağlı olması nedeniyle çok tercih etmezler ama kızartmadan daha sağlıklı olduğu kesin.Yağıda oldukça faydalı.Ve tabiki omega3 bakımından çok zengin olan balıklardan biri.**Omega-3, vücut tarafından yapılamayan ve dışarıdan yiyeceklerle alınması gereken doymamış yağ asidi çeşitlerindendir..Yavaş yavaş tarifime geçeyim..En kısa zamanda daha özenle hazırlanmış bi balık tarifiyle merhaba demek istiyorum sizlere..

Malzemeler:

2 adet Somon dilimi  (kişi başına 1 adet)

Tuz ve karabiber
5-6 adet defne yaprağı



Balığımızın her iki tarafınada tuz ve karabiberi serpiyoruz.Alt kısımlarına defne yapraklarını seriyoruz.Üzerlerinede balıklarımızı yerleştirip.200 derece ısıtılmş fırında 30 dakika kadar pişiriyoruz.Servis ederken tane karabiber ekliyoruz..


Afiyet olsun..

Kakaolu Tarçınlı Muffinler

  

 Bugün yumuşacık lezzetlimi lezzetli bir muffin tarifi var sırada.Sünger gibi dokusunu biz çoooook beğendik..Ve tabiki evi saran buram buram tarçın ve kakao kokusunuda..

Yavru kek diyorum ben onlara. Çok sevimliler..Yapmasıda zevkli yemeside:)Benimkilerin üzerleri pek istediğim gibi olmadı.Biraz yamuk yumuk kabardılar:)ama tatları süperdi..Serotonin seviyenizi yükseltecek muffinlerimizin tarifine gelirsek :)))

Ayrıca bu tarifimi  porselen demlik çay saati 71.hafta etkinliği için güloanne mutfakta'ya gönderiyorum..

  Malzemeler

-8 li muffin kalıbı için
-2 yumurta
-1 çay bardağı toz şeker
-1 çay bardağı sıvıyağ
-1 çay bardağı süt
-1 su bardağı un
-2 yemek kaşığı kakao
-1 tatlı kaşığı tarçın
-1/2 paket kabartma tozu

Üzerine damla çikolata serpebilirsiniz.Yada isteğinize bağlı başka şeyler..

Yapılışı

1. Yumurta ve toz şekeri güzelce çırpın.Yumurtalar beyazlaşana kadar.Ve krema kıvamına gelene kadar.
2. Daha sonra sütü ve sıvıyağı ekleyin.Biraz daha çırpın.
3. Ardından elenmiş un,kabartmaz tozu,tarçın ve kakaoyu ekleyin.
4. Kağıt kalıpları muffin kalıbına yerleştirin.Kağıt kalıpların yarısına gelecek kadar hamurunuzu paylaştırın.
5. 170 derecede  ısınmış fırında pişirin.15-20 dakika yeterli.Fakat fırından fırına farklılık gösterebilir.Bu yüzden 15 dakika sonra kürdan testiyle pişip pişmediğine bakın..Batırdığınız kürdan temiz çıkıyorsa pişmiş demektir.Çok fazla pişirmemeye dikkat edinki muffinleriniz sert olmasın.

          Afiyet olsun..

Damla Çikolatalı Kek

Merhabalar herkese,

Görüşmeyeli herkesin keyfi yerindedir umarım.Eminimki herkesin bi koşturmacası var..Günler nasıl geçiyor anlamıyoruz değil mi?.Su gibi akıp geçiyor zaman.Hayatta tıpkı bloglarımızdaki tariflerimiz gibi acısıyla,tatlısıyla devam ediyor.Yine minik bi aradan sonra bu akşamda yine bir tatlıyla başlıyorum.Uzun zamandır hiç denemediğim portakallı madlen yapma niyetinde olsamda son anda fikrimi değiştirdim.Ve fotoğrafını çektiğimiz,tarifide yazılmayı bekleyen bu güzel kekte karar kıldım.Eşimin teyzesinden aldığım bu tarifte ufak değişiklikler yaptım.

Süngerimsi dokusuyla tatlı bi ekmeği anımsatıyor.. Evi saran mis gibi kokusuyla çok hoş bi tarif.Keksiz yapamıyorum nedense.Sütlü tatlılarıda çok seven ben keke de ayrı bir düşkünüm.Evden hiç eksik etmemeye çalışıyorum.Daha doğrusu kendime engel olamıyorum.Elimde mikserle mutfakta buluyorum kendimi:)Kek fanusunu boş görmek bana hiç iyi gelmiyor hatta eşim içinde aynı şey geçerli:) İçinde bikaç kurabiye yada kek varsa çay saatlerimiz renkli geçiyor.Eşiminde beğenisini dile getirmesi açıkçası hoşuma gitmiyor değil.İşten eve dönüpte eve sinen kek kokusunu alınca, hiç bi yere gitmeden doğru mutfağa gelip fırına bakıyor:)) Bu arada, küçüklüğümden beri en sevdiğim anlardan biri, fırında kabarmakta olan keki uzun uzun izlemektir.O ne müthiş bi duygudur Allahım.Düşünsenize malzemeleriniz taptaze frınınız harika pişiriyor reçetede güzelse tutmayın o keki:)Kabarır durur.Kabarmaması lezzetli olmaması için hiçbir neden yok.Onu pozitif enerjimizi vererek izlemek harika bir his.Neyseee ben kek konusunda biraz daha konuşursam sanırım tarifi yazamayacağım..Çaylarınızın kahvelerinizin yanına eşlik edecek nefismi nefis kekimize gelirsek...

Malzemeler

- 5 yumurta
- 2 su bardağı tozşeker
- 1+1/2  su bardağı süt
- 1/2 su bardağı sıvı yağ(zeytinyağ-fındık yağı karışımı)
- Aldığı kadar un (bu tanımlamayı sevmiyorum ama tarif öyleydi:) bozadan daha kıvamlı  olacak gibi ayarlıyorum
- 1 paket kabartma tozu
- 1/2 su bardağı damla çikolata

Çikolata sosu

- 1 su bardağı süt veya su
- 2 tatlı kaşığı mısır nişastası
- 3 yemek kaşığı toz şeker
- 2 yemek kaşığı kakao

Yapılışı

1. Fırınınızı 175 derecede ısıtın
2. Yumurtaları ve şekeri güzelce çırpın
3. Yağınızı ve sütünüzü ekleyin.Biraz daha çırpın.
4. Un ve kabartma tozunu ayrı bir yerde eleyin ve sıvı karışıma ekleyin.
5. Damla çikolatayıda ilave edip hafiçe karıştırın ve yağlanmış kek kalıbına dökün.
6.  İsterseniz kekinizin sunumunu çikolata sos ile yapabilirsiniz.

Afiyet olsun..

 Notum: Çikolata sosunuzu  krema ve kuvertür çikolata karışımıylada hazırlayabilirsiniz.
               Bitter çikolatalı sos tarifi için bakınız :)

Bu tarifimi “çay,kahve bahane” etkinliği için Elif’in Defteri’ne gönderiyorum..Elife sevgiler..Ve etkinlikte kolaylıklar dilerim:)